İnsancıklar Facebook denilen meret yüzünden
"reality" (bunu ingilizce yazınca pek bir havalı
olmuyor mu azizim) kavramlarını kaybettiler
sevgili kara koyunlar.Kısacık hayatını sadece
Facebook'a resim eklemek için fotoğraf çektirmekle
geçiren genç beyaz koyunlar gündelik yaşamdan
kopalı bir iki sene oldu.Beyaz koyun sürüsü artık
toplumsal olaylara bile Facebook nanesinde açtıkları
gruplara üye olarak tepki veriyor.Böylece hem suya
sabuna dokunmuyor , hem de "diğerleri"nin gözünde
bir sürelik sanal kahraman haline geliyor.Aşklarını
"diğerleri"ne gösteriyorlar , zevklerine "diğerleri"ni
ortak etmeye çabalıyorlar , hayatlarını kare kare
"diğerleri"ne sergiliyorlar.Gerçek hayatında sabahları
geyirerek uyanıp , tuvaletten elini yıkamadan çıkan
bir beyaz koyun ; sanal hava atma ortamında dünyanın
en karizmatik beyaz koyunlarından bir haline geliyor.
Ya da üç beş kuruşu zor denkleştirip lüks
bir "night club"(!)a ucuzluktan aldığı elbiseleri
kombine edip gidiyor ; oranın müdavimi edasıyla boy
boy yüzlerce resim çektiriyor.Bu beyaz koyun sürüsü
kendini bu sanal gerçekliğe öylesine kaptırdı ki
çoğu zaman kavgalarını veya tartışmalarını bile
sanal paylaşım ortamında yapmayı yeğliyor.Dialog
kurmaktan kaçınan , insan olgusunu öldürüp yerine
sanal bireyi koyan hastalıklı bir zihniyetin doğuşunu
izliyoruz kara koyunlarım.İnsanca paylaşımı öldüren
sanal zevkler alemi çok yakında gerçek insanın yok
oluşuna tanık ettirecek bizi.
"The Matrix has you..." cümlesi bizim beyaz
koyunlarımız için şu oldu :
"The Facebook has you..."
Güzel günler sevgili kara koyunlar.
"Gerçek" bir gün geçirmeniz dileğiyle...
onbeş.
-
Canım ben senin onca yıldır kolumu, kanadımı sarışını.bazen saçımı bazen
kafamı toparlayışını.yüzeyde ya da derinde farketmeden hiç azalmayan hep
arta...
3 gün önce
1 terliksi hayvan:
çok başarılı.Tebrik ederim
Yorum Gönder
Terliksi hayvanlar , birleşin !!...