8 Şub 2009

Ağlama Palavrası - Anlamsız Nöron




  Gözyaşı bezlerimin çalışması için gereken yedinci kafa
sinirini(fasial sinir) çalıştırabilmek benim için epey zorlaştı
son yıllarda.Duyguların ve kişiliğin gerçekliğine inanmamaya
başladığımdan beri en ağlatıcı durumlarda bile ağlayamıyorum.
Gözlerim kurumak üzere .İnsanların basit sebepler yüzünden
ağlamalarını da anlayamıyorum haliyle.Sevgililerinden ayrıldığı
için ağlayanlar , işten çıkarıldığı için ağlayanlar , vizesinden
düşük not aldığı için ağlayanlar , kilo aldığı için ağlayanlar(böyle
bir grup insan cidden var ) , kaybettikleri için ağlayanlar ,
kazandıkları için sevinçten ağlayanlar (sevinçten ağlamak başlı
başına bir grup oluşturabilir hatta ) , hasta oldukları için
ağlayanlar , ölüler için ağlayanlar , karşılıksız sevdiği için
ağlayanlar vs... Ağlamak rahatlatır yalanıyla kandırılan milyarlarca
insan.Ağlamak nasıl rahatlatır ki? Gözyaşı bezlerim gözümü nemli
tutup , mikroplardan koruyunca rahatlamış mı sayılıyorum ? Ya da
beynimdeki nöronlar saçma sinyaller yolladığı için hayatın tüm
dertleri üstümden kalkıyor mu ? Gözlerimiz kıpkırmızı olunca
dertlerden kurtulabiliyoruz sanırım (demek ki dünyanın gerçek
kurtarıcıları aslında dramalar).Gözlerimizden tuzlu suya benzer bir
sıvı akınca( gözümüze olan biyolojik yararları hariç ) sinirsel
nirvanaya ulaşıp "duygusal birey" olabilme aşamasına geçebiliyormuşuz.
  Palavra.
  Ağladık diye sevgililerimiz bizi terk etmeyecek değil elbet, patron
bizi işten atıp üstüne yatacağı parayı düşünmemezlik etmeyecek , vizenin
birden 100 gelmesini sağlayamayacağız , aldığımız kilolar puf diye
uçmayacak , mücadelemizi kaybetmemiz ya da kazanmamız değişmeyecek ,
hastalıklarımız aniden düzelmeyecek , ölülerimiz mezarlarından
fırlamayacak ve bizi sevmeyen kişiler birden bize aşık olmayacak.
Ağlamak vücudun gözleri sağlıklı tutması için yaptığı basit bir eylem
ve insanoğlu her konuda olduğu gibi , bu kadar basit olan bir şeye
saçma anlamlar yükleyip kompleks hale getirmeye bayılıyor.Asırlardır
yazılan neredeyse her yazıda , şiirde , makalede,şarkıda ağlayabilenler
yüceltilir ,böylece insanlar ağlayan türevlerine acır ve önceden
şartlandırılmış şekilde onları bağışlar."Ağlarsanız kazanırsınız."
Öğretilen budur.Küçücük yaşlarda okutulan veya anlatılan hikayelerde
ağlayan ve acımamız gereken bir karakter hep bulunur.Büyüdükçe
ömrümüzü bizden daha zavallı sayılmayacak insanlara acıyarak ve
ağlayarak geçirmeye başlarız.Vücudun deforme olup kendini kapama
sürecine kadar bu böyle sürüp gider.
  Gözleriniz kurumadığı sürece ağlamayın , çünkü gereksiz.



0 terliksi hayvan:

Yorum Gönder

Terliksi hayvanlar , birleşin !!...